Ruhun nazım hikmet ruhun, bir ırmaktır gülüm, akar yukarda dağların arasında, dağların arasından ovaya doğru, ovaya doğru, ovaya kavuşamadan bir türlü, bir türlü kavuşamadan uykusuna söğütlerin, geniş köprü gözlerinin rahatlığına, sazlıklara, yeşil başlı ördeklere, düzlüklerin yumuşak kederine kavuşamadan, kavuşamadan ayışığındaki buğday tarlarına, ovaya doğru akar, akar yukarıda dağların arasından, bir yığılan bir dağılan bulutları sürükleyip, geceleri iri iri yıldızları taşıyarak dağbaşı yıldızlarını, mavi güneşlerini de dağbaşı karlarının, akar köpüklene köpüklene, dibinde ak taşları kara taşlara karıştırıp, akar akıntıya karşı yüzen balıklarıyla, dönemeçlerde kuşkulu, uçurumlarda düşüp şahlanarak, kendi uğultusuyla deli divane akar yukarda dağların arasından, dağların arasından ovaya doğru, ovaya doğru, ovayı kovalayıp ovaya kavuşamadan bir türlü.